Pheochromocytoma is a rare tumor that originates in the adrenal medulla and causes serious hemodynamic fluctuations due to excessive catecholamine secretion. In the preoperative period, patients’ blood pressure and cardiac functions were stabilized using alpha-blockers, beta-blockers, and fluid therapy. Hypertensive responses related to medications, laryngoscopy, and surgical stimulation were controlled during anesthesia induction through train-of-four and surgical pleth index monitoring, utilizing lidocaine, propofol, rocuronium, and remifentanil. Sevoflurane and remifentanil were used during the maintenance period. Intraoperative hemodynamic stabilization was achieved with continuous monitoring of dynamic parameters such as cardiac output, global end-diastolic index, systemic vascular resistance index, extravascular lung water index, global ejection fraction, stroke volume variation, and pulse pressure variation using the PiCCO (Pulse Contour Cardiac Output, Pulsion Medical Systems SE, Feldkirchen, Germany) monitoring method. Postoperatively, patients were extubated and followed closely in the intensive care unit under multimodal analgesia. The findings indicate that PiCCO is an effective tool in hemodynamic management and in the prevention of complications during pheochromocytoma surgery. These results emphasize the value of PiCCO in optimizing perioperative outcomes.
Keywords: Pheochromocytoma, PiCCO, hypertensionFeokromositoma, adrenal medulladan köken alan ve aşırı katekolamin salınımı nedeniyle ciddi hemodinamik dalgalanmalara yol açabilen nadir bir tümördür. Preoperatif dönemde hastaların kan basıncı ve kardiyak fonksiyonları alfa-blokerler, beta-blokerler ve sıvı tedavisi kullanılarak stabilize edilmiştir. Anestezi indüksiyonu sırasında ilaçlara, laringoskopiye ve cerrahi uyarana bağlı hipertansif yanıtlar, train-of-four ve surgical pleth index monitörizasyonu eşliğinde lidokain, roküronyum, rokuronyum ve remifentanil kullanılarak kontrol altına alınmıştır. Anestezinin idame döneminde ise sevofluran ve remifentanil kullanılmıştır. İntraoperatif hemodinamik stabilizasyon, Pulse Contour Cardiac Output (PiCCO, Pulsion Medical Systems SE, Feldkirchen, Almanya) monitörizasyon yöntemiyle, sürekli olarak ölçülen kardiyak output, global end-diyastolik indeks, sistemik vasküler direnç indeksi, ekstravasküler akciğer suyu indeksi, global ejeksiyon fraksiyonu, atım hacmi varyasyonu ve nabız basıncı varyasyonu gibi dinamik parametreler izlenerek sağlanmıştır. Postoperatif dönemde ise hastalar ekstübe edilerek multimodal analjezi uygulaması eşliğinde yoğun bakım ünitesinde yakından takip edilmiştir. Bulgular, PiCCO yönteminin hemodinamik yönetimde ve feokromositoma cerrahisinde komplikasyonların önlenmesinde etkili bir araç olduğunu göstermektedir. Bu sonuçlar, perioperatif sonuçların optimize edilmesinde PiCCO kullanımının önemini vurgulamaktadır.
Anahtar Kelimeler: Feokromasitoma, PiCCO, hipertansiyon